Lentiz MBO Westland, döngüsel sera bahçe tarımıyla ilgili araştırmalar yürütüyor
Önceki eğitim yılında Lentiz MBO-Westland, döngüsel bir domates yetiştirme sistemini başarılı bir şekilde geliştirmek adına Van der Knaap Group ve Learning Community Greenport Horti Campus dahil olmak üzere bir grup şirketle işbirliği yaptı. 2021 yılının Eylül ayında World Horti Center'ın (Dünya Bahçe Bitkileri Merkezi) yapay olarak aydınlatılan serasına Xandor (Axia tohumları) çeşidinin ekimi yapıldı.
Lentiz'den gelen öğrenciler, Horti-tech gözetiminde değerlendirdikleri ürünlerin bakımını gerçekleştirdiler ve yetiştirme döneminin tamamında veri topladılar. Inholland Uygulamalı Bilimler Üniversitesi öğrencileri, bir ürün koruma planı tasarlayıp başarılı bir şekilde uygulamak amacıyla Koppert ile işbirliği yaptı. Dördüncü sınıf öğrencileri, döngüsel bir bahçe tarımı sisteminde yetiştirilen domateslerin besin değeri üzerine araştırma yaptılar. 2022 yılının Haziran ayı sonunda tamamlanan ekim çalışmaları sonucunda dayanıklı ürün, verimli üretim ve sağlıklı, sürdürülebilir domatesler elde edildi.
Arka plan
Organik gübre, modern sera bahçeciliğinde önemli bir girdidir. Hollanda'da, sera bahçeciliğinde yüksek azot miktarlarına ihtiyaç duyulmasına rağmen, an itibarıyla gübre kullanımından kaynaklanan aşırı azot miktarı sorunuyla uğraşıyoruz. Modern sera bahçeciliğinde, substrat üzerinde yetiştirilen bitkiler için özel olarak hazırlanmış besin maddesi çözümleri sunulmaktadır. Çiftlikten elde edilen gübre bu işleme doğrudan dahil edilememektedir. Substrat tedarikçisi Van der Knaap Group, substrat kullanarak gerçekleştirilen yetiştirme işlemlerinde uygulanmak üzere hayvan gübresi ve organik atık akışlarını gübrelere dönüştürebilen bir biyoreaktör geliştirdi. Besin maddeleri hem minerallerde hem de organik bileşiklerde sabit hale getirildi. Substratlarda bulunan bitki ve aktif toprak yaşamı, bitkinin ihtiyaç duyduğu besin maddelerini başarılı bir şekilde çıkarıp almasını sağlar.
Bu biyoreaktörde üretilen gübreler günümüzde Kanada ve ABD'de hindistan cevizi substratı üzerinde gerçekleştirilen organik tarım için ticari kullanımdadır. Tesislerine birer reaktör kuran bu şirketler sonuç olarak Kuzey Amerika pazarı için organik olarak üretim yapabilir hale geldi.
Lentiz'deki Horti Technics & Management programından gelen öğrenciler, döngüsel tarımın temel unsurlarını, ilgili yenilikleri ve sunduğu fırsatları gördü, deneyimledi ve öğrendiler. Inholland Uygulamalı Bilimler Üniversitesi, konvansiyonel yöntemlerle yetiştirilen domateslerle döngüsel olarak yetiştirilen domatesler arasındaki besin maddesi değerlerindeki farklılıklara odaklandı.
Araştırma sırasında vitaminler ve karotenoidler üç farklı anda analiz edildi. Döngüsel starım yapılan seradan alınan domatesler, aynı tarihte aynı çeşidin ekimini yapan profesyonel bir yetiştiricinin ürünleriyle karşılaştırıldı. Araştırma, iki vitamin ve karotenoidler olmak üzere özellikle üç öğeye odaklandı.
Vitaminler
Deneme, döngüsel olarak yetiştirilen domateslerin konvansiyonel yöntemlerle yetiştirilen domateslere oranla daha fazla C vitamini içerdiğini gösteriyor. Bunun yanı sıra C vitamini seviyelerinin zamanla arttığı da gösterilen başka bir bulgu olarak dikkat çekiyor. Bu durum, bitkilerin aradan geçen dönemde daha fazla ışık almasının bir sonucu olabilir. Aydınlatma kurulumları ve artan toplam ışık miktarı arasındaki farklar da yapısal olarak daha yüksek değerlerin görülmesine yol açmış olabilir. Deneme, döngüsel olarak yetiştirilen domateslerin konvansiyonel yöntemlerle yetiştirilen domateslere oranla daha fazla E vitamini de içerdiğini ortaya çıkardı.
Karotenoidler
Likopen gibi karotenoidler bitkilerde, fotosentetik bakterilerde, mantarlarda ve alglerde bulunan önemli doğal pigmentlerdir. Bu pigmentler, meyve ve sebzelerin parlak renklere sahip olmasını sağlar ve fotosentetik organizmaların aşırı ışıktan dolayı hasar görmesini engeller. Likopen, olgun kırmızı domateslerdeki toplam karotenoid miktarının neredeyse %80-90'ını oluşturur.
Üretim
Ürün sadece yetiştirilen organik ürünleri korumaya yönelik ürünler kullanılarak yetiştirilir ve dayanıklı bir çeşit olarak tanımlanır. Hindistan cevizi lifleri ve bir biyoreaktörden üretilen organik gübreler kullanılarak yapılan tarım son derece başarılı olmuştur. Ürün mükemmel bir gelişme seyri izlemiştir. Deneme için kullanılan yaklaşık 100 m²'lik seranın bir bölümünün tam ebatlara sahip bir sera ile karşılaştırılması zordur, ancak çıkarılabilecek bir sonuç; sonbahar, kış ve ilkbahar ayları boyunca ürünün verimli ve yönlendirilebilir bir şekilde yetişmeye devam etmiş olmasıdır. Üretim kapasitesini yılda yaklaşık 80 kg/m² olarak tahmin ettik. Yazın vereceğimiz ara öncesinde ekim çalışmalarını bitirdik. Ancak normalde aydınlatılmış ekimin birkaç hafta daha devam etmesi beklenir. Bunun sonucunda normalde uygulamada elde edilenden daha düşük bir verim alındı (Xandor çeşidi kullanılarak yaklaşık 93 kg/m²'lik bir verim). Seradaki gölgelerin etkisi gibi yetiştirme koşulları göz önüne alındığında araştırma grubu bu sonuçtan son derece memnun kaldı.
F. van der Helm, S. Nieboer (Inholland Uygulamalı Bilimler Üniversitesi)